Email
Twitter
WhatsApp
İnstagram

İyiliğe Karşı Olan Her Şeye MUHALİF !

İLETİŞİM

İyiliğe Karşı Olan Her Şeye MUHALİF!

İyiliğe Karşı Olan Her Şeye MUHALİF !

Odada Canavar Var!

Odada Canavar Var!

Her insan özünde iyidir, güzeldir. Kimine göre fıtri bir gerçeklik, kimine göre insancıl bir bakış, kimine göre Polyannacılıktır bu. Her ne olursa olsun bu düşünce insana iyi gelir. İnsan iyiye inanmak, güvenmek, kendini güvende hissetmek ister. Güvende hissettiği yerde kendi gibi olur. Kendilik değerini diğerleri üzerinden kuran insan, diğerlerini kabul ettiği kadar kendini koşulsuz kabulün temelini sağlamlaştırır.

Bazen istenmeyen şeyler yapar bazı insanlar. Ama iyilik cevher kötülük ise arazdır. Kaldı ki kötülük kavramı da yüzyıllardır tartışılır; hangi kötülük hangi iyiye göre tartılır, hangi iyilik bir başkasına kötü görünür… Tartışılamaz bir gerçeklik var ki, en iyi bozulunca en kötü olur. Mesela besleyicilik değeri en düşük bir sebze, diyelim salatalık mutfakta bir köşede çürüse kimse fark etmeyebilir. Ama protein değeri en yüksek olan bir et parçası çürüse, mahalle duyar kokusunu. İnsan da böyledir. Özünü bozan, çürümeye yüz tutan insan tüm mahalleyi huzursuz eder. Hele onu iyi olduğu günlerde seven, değer veren biri ne yapacağını bilemez. Çöpe atsa güzel günlerin hatırına kıyamaz, kabul etse zehri onu da sarar, hastalanır. Peki ne yapmak gerekir? Varsa bozulmamış yerleri alıp bozulanı çöpe atmak, tümü bozulmuşsa onu gereken yere bırakmak gerekir bence şüphesiz. Çürümeyenin yanına çürüyeni koysan, tabiat bu ya, onu da çürütecek kuşkusuz.

Neden bozuldu? Niye çürüdü? Ama iyiydi? Yoksa iyi olan o da kötü ben miyim?

Bu sorular yer bitirir insanı. Ve odalarda koca koca canavarlar yaratır. İşlevsiz korkular ve çelişkiler üzerinde ne kadar kalırsa insan o canavar o kadar güçlenir, yürek gerçekliğini kaybeder, tüm insanlar gölge gölge üzerine yürür olur.

Gölgeler... Onlara ne kadar anlam atfedersek üzerimizde o derece güçlerini artırırız. İrademizden ne kadar pay verirsek irademiz üzerinde o kadar etkili olurlar. Gölgelerden kaçarken kendi olma derdini unutur, sürekli onlarla savaşırız; her yumruk boşa çıkar. Bütün potansiyelini bu yolda tüketen insan gün gelir yorgan altına saklanmaktan başka kaçış yolunun kalmadığını fark eder. İşte taarruza açık olduğu en korumasız anıdır bu ve canavarlar için en büyük fırsat.

Kendi büyüttüğümüz canavarların kurbanıyız. Tüm yorgan altı korkularımız bizdendir. Kötü zaten kötüdür. Kötü olmak bir ömür, bu dünyada fark etmezse iki ömür bedel olarak ona yeter. Peki onları canavarlaştırmak onların kötülüğünün artması üzerindeki payımızı artırmaz mı? Bu da ayrı bir tartışma sorusu…

Korktuğu canavarı çizmeli önce bir insan. Bakalım çizdiği de düşündüğü kadar büyük mü? Gülen yüz iliştirsin bir de o anlamsız surata, yırtsın kâğıdı, yaksın yorganı çıksın. Başka bir sürü mekân var bu hayatta, insan çiftlerinin ve daha fazlasının kombinasyonu kadar oda sayısı var. Kendilik odası var bir kere en kıymetli olan; yalnızlık odası! Her odanın anahtarı da insanın kendi elinde.

Ve hepsinin kapısına yazsın,

İnsan canavardan büyüktür.

Not: Bu yazı Sebahattin Zaim Üniversitesi Evlilik Aile Danışmanlığı Yüksek Lisans öğrencisi Semra GÜLER tarafından “Davranış Bozuklukları” dersi bağlamında yazılmıştır.

Güncellenme Tarihi
  • 24 Aralık 2023, 13:00
Yazının Adı
Odada Canavar Var!


Önceki
Hız ve İnsan