Email
Twitter
WhatsApp
İnstagram

İyiliğe Karşı Olan Her Şeye MUHALİF !

İLETİŞİM

İyiliğe Karşı Olan Her Şeye MUHALİF!

İyiliğe Karşı Olan Her Şeye MUHALİF !

Gölgesi Var Her Yerde!

Gölgesi Var Her Yerde!

Öğrenmiştim babamın aya kemiğinden yaratılıverdiğini

Sonradan bildim babamı aşağıya senin indirdiğini

O kadar hızlı indirilmiştiniz ki zemine

Biriniz düşmüştü Serendip’e diğeriniz bilmem nereye

Babam kaybedince seni tam beş yüz yıl aramış ve ağlamış

Bulunca da şükür göz yaşları dökmüş hep secdede kalmış

O ağlayış ve sarılıştan benle abim gelmişiz dünyaya

Hayır ve kabih başlamış her yere yayılmaya

Ey mermere tunca benzemeyen

Resmi ve heykeli yapılamayacak kadar mukaddes olan annem

Bizleri göz aydınlığı olarak getirirken dünyaya

Rahminde taşıdığını zahmetle başlamıştın göğsünde taşımaya

Kıskanmıştı Abim beni senden ve babamdan

Öldürmeye kalkmıştı beni hiç seni aklına almadan

Ölmemiştim senin için yaşıyordum kalbinin en ücra köşesinde

Hayatın içinde ölümün kıyısında olan pelikan kuşu gibiydin anne

Sonra peşin sıra doğurdun evlatlarını

En büyük acınsa uzun yaşamış olmandı

Anneydin

Bin yıldan elli yıl eksik yaşayan evlatlarının çilelerine dahi ayineydin

Gözünde yaş yüreğinde kor ateş

Evlatların çilelerini ilmik ilmik işlerken gönlünün en derin yerlerine

Zamana meydan okur gibiydin

Çünkü sen bir anneydin.

Çilelerine rağmen rahminden insanlığa rahmet olarak gelenlerin içinde

İbrahim oğul sana verilince

Ne çok sevinmiş bir o kadar da endişelenmiştin

Kısa süre sonra baba ile oğul arasında kalıvermiştin

Ki biri putları yaparken diğeri de putları kırıyordu

Çile anne olarak senin omuzlarına yükleniyordu

Yine sen anneydin hem evlat veren hem de veremeyen

Beyazdın siyahtın sarıydın kızıldın ama sen anaydın.

Çöldeydin saraydaydın köydeydin konaktaydın

Varlıkla yokluk arasındaydın ama yine anaydın

Bunca acın yetmiyormuş gibi

Yusuf’unu kaybeden Yakup’un da acısını yaşamaktaydın

Bahardın kıştın yazın en olgun demlerindeydin sen anneydin

Hep sonbaharı yaşayarak

Ömrünün sonuna kadar baharı arayarak

Zaman bedenini yaşlandırırken gönlünü daha çok harlıyordu

Musa oğlunu nehre bırakmak zorunda bırakıyordu

Bırakmasaydın oğlunu suya öldürülecekti gözünün önünde

Olacakları bilemeden yaşaması için yalvarıyordun Allah’ın önünde

Sen anaydın, ateştin, topraktın, havaydın, suydun

İnsanlığın en mukaddes umudu yaşama tutunduğu dalıydın

Acıların denizindeyken en son Süleyman’ın tahtında göründün neşelice

Serildin serpildin bütün annelerin en güzeliydin bence

Dünya seninle en güzel günlerini yaşadı

Bütün insanlık ananın gölgesi altında nurlandı

İki göğsünde bal ve süt aktı merhamet ve muhabbet olarak

Artık yukarılara gidilmeyecek zannettik bütün evlatların olarak

Kısa bir süre de olsa hepimiz kardeş olarak yaşadık

Babamın hüznünü dahi sinene sığınarak azalttık

Uzun sürmedi bu sevincin boylu boyunca

Başı düştü önünü Yahya oğlunun zalimce

Ağladın, kahroldun ağıtlarınla bütün semayı doldurdun

Yollara düştün dağları aştın bütün acılarla tanıştın

Yaşamamız için hep kendini paralayan annemdin

Oğullarım ah oğullarım

Acılarımın ve sevincimin kaynağı oğullarım

Ne zaman bitecek çileli yıllarım derken

Meryem geliverdi bütün hüzünlerin içinden

Adak adar gibi adadın onu bütün iyiliklerin yerine

Ben yoruldum dedin Meryem annelik yapsın benim yerime

Yük bindi çocukken dahi Meryem’in omzuna ve yüreğine

Hiç böyle bir anne görmedi beşer görmeyecek de

Rahman, anne rahminde bir Kelime yaratıverdi

Bir annenin yaşayacağı en ağır imtihan başlayıverdi

Ve sen anaydın kederdin

Dağların dayanamayacağı bir yükü taşıyıverdin

Bir daha sevinçten kedere hüzünden müjdelere savruluverdin

Doğurdun büyüttün

Evlatlarının başarısıyla sevindin hüzünleriyle eridin

Bütün bu mükedder ve meserret halinle yaşamaya direndin

Sen insanlığa Havvaydın Sareydin Hacerdin

Gönüllerdeki yegâne Hanneydin Asiyeydin Meryemdin

Beşer hep sizlerin dualarını almak için çalıştı

Ah insanlık bilseydi kadrinizi bu hale duçar olmazdı

Vaessefa vahasreta Meryem hüzünlü Meryem kederliydi

İnsanlık Meryem annemizin himmetini beklemekteydi

Anneler hiç şefkat etmeden dolaşır mı hayat nehrinde

Bütün meserret yükünü verdi kızı Amine annemize

Yük Amine annemdeydi ama çok ağırdı

Abdullah babamız annemden erkenden ayrıldı

Yalnız başına kaldı Amine Annem bunca yükün altında

O da rahmindeki yükü indirdikten sonra uzun kalmadı aramızda

Sanki bulunmuştu Muhammed’le kaybolmuş cennet

Lakin hem babasız hem de annesiz kalmıştı Muhammed

Bütün insanlığa kardeşleri gibi bakıyordu bir evlat olarak 

Amine annemi her deminde arıyordu yalnız kalan biri olarak

Sanki bütün asırların iyiliğiyle beraber kötülüğü de o asırdaydı

Hazreti Sadiye’yle beraber asıl Hatice imdadına koşanlardandı

Ah Amine annem sütü temiz Sadiyem annelere anne olan Haticem

Asildin ve güzeldin bütün annelerin eşlerin en cömerdi idin

Sana arkadaş da olsa Aişe ve Hafsa annelerimiz

Eşlerin ve evlatların gönlündeki kirlenmeyen beyazlardandınız

Ah Fatma annem Fatma annem

Hasan ile Hüseyin evlatlarının çilesi ve neşesi takva annem

Bütün asırlar annelerin hikâyeleriyle doludur

Saadet asırlarının nuru kederli zamanların satırları sizlerle doludur

Annemsin fakirliğimle beraber yegâne zenginliğimsin

Bir bilsen seni ne kadar özlemişim

Her anne her zamanın unutulmaz kahramanıdır

Ömrümce seni ansam dokuz ay karnında taşıdığının hakkı değildir

Hele bir de yıllarca gönlünde yer etiğimi hatırladıkça

Göz yaşlarım sel olup akıyor seninle geçen yıllarımı hatırladıkça

Köyümün bayırlarında açan en solmaz çiçeklerden bilirdim seni

Ölümü senin yakana yaklaştırmadan hep hayatınla severdim seni

Zıpırlıklarımın yanında bazen kös kös ağlardım yorganın altında sensiz

Birden annem ölürse derdim ben ne yaparım sensiz

Yine dalardım hayat oyununa bu anları unutarak

Seni üzerdim de hiçbir şeyi olmayacakmış gibi dünya zevkine dalarak

Yorulduğum zaman hayattan sığınırdım eteklerine bir kedi gibi

Her daim beni koklar ve başımı okşardın yeni doğurmuş gibi

Annemdin hatta annemden de öte her şeyimdin

Babamın da veremediği her şeyi senden öğrendim

Köyden inince şehre her şey birbirine karıştı

Hayattan yaş alınca duygularım birbirine karıştı

Sen sadece her zaman siyahlıklar içindeki tek beyazımdın

Kederim sevincim bütün varlığın içindeki tek tesellimdin

Ansızın ayrılıverdin aramızdan

Her şey eksik kaldı biliyor musun annem

Sevincim neşem bilemiyorum nasıl söylesem

Biliyorum gölgenin var olduğunu her yerde

Düştüm ben de her evladın giriftar olduğu bu derde

Her an benim için senin günündür

Hüznüm kederim umudum emelim

Mukaddes tesellim yaşamam sebebim

Annem benim annem benim…

 

Güncellenme Tarihi
  • 14 Mayıs 2023, 00:31
Yazının Adı
Gölgesi Var Her Yerde!